Aşıda ‘altın çağ’ı pandemi tetikledi

Pelin Aykın- Kovid-19 aşısı üreten şirketlerden biri olan ABD merkezli Moderna’nın baş tıbbi sorumlusu Dr. Paul Burton, geçtiğimiz günlerde firmanın 5 yıl gibi kısa bir süre içinde “her türlü hastalık” için aşı üretebileceğine inandığını açıkladı. Bu açıklamanın ardından pandeminin bilim dünyasına etkisi gündeme geldi. Burton, Kovid-19 aşısında kullanılan “mesajcı RNA” (mRNA) teknolojisiyle kanser, kalp ve birçok solunum yolu hastalığına karşı aşı geliştirilebileceğini bildirdi. Bilim insanları da söz konusu yöntem sayesinde bilimsel çalışmaların 10-15 yıl ileriye gittiğini söyledi. Uzmanlara göre, aşı ve testlerin geliştirilmesi için normalde 10 yıldan fazla zaman alacak teknikler, Kovid-19’un çıkışından bu yana benzersiz bir hızda ilerledi.

HIZLANMASINI SAĞLADI

Guardian’a konuşan ve İngiltere’de London School of Hygiene & Tropical Medicine’de moleküler biyolog olan Prof. Brendan Wren, “Pandemiden önce aşılar için altın bir çağın gelişini bekliyorduk, ancak bir savaş sırasında olduğu gibi, bir pandemi sırasında teknoloji çok daha hızlı gelişme eğiliminde. Farklı aşı teknolojisi platformlarının hızla gelişmesi bir umut ışığı oldu” dedi. Genellikle yeni bir teknoloji olarak sunulsa da şirketlerin aslında 20 yıldır çoğunlukla kansere karşı mRNA aşıları üzerinde çalıştığı biliniyor. Ancak pandeminin, bu teknolojinin üretime taşınması ve milyonlarca insanda etkisinin kanıtlanması için finansman ve siyasi güç kazandırdığı ifade edildi. Nitekim, pandeminin başlamasının ardından diğer hastalıklar için mRNA aşılarını araştıran denemelerin sayısında da büyük bir artış oldu.

Almanya’da 301 kişiye her ay Covid-19 aşı tazminatı ödeniyor

DENEMELER BAŞLADI

ABD’deki Ulusal Sağlık Enstitüsü, geçen ay HIV virüsü için üç deneysel mRNA aşısının denemelerini başlatırken, BioNTech halihazırda sıtma, zona ve grip için mRNA aşılarının denemelerini yapıyor. Moderna ayrıca mRNA aşılarını grip, RSV virüsü, Zika virüsü, sitomegalovirüs (çocuklukta doğum kusurlarının önde gelen nedenlerinden biri) ve potansiyel bir pandemi tehdidi olan Nipah virüsüne karşı test ediyor. Ayrıca Moderna, bir tür cilt kanseri olan 157 kişide mRNA tabanlı kanser aşısının denemesinin ön sonuçlarını açıkladı. Aşının mevcut immünoterapi ilacı “Keytruda” ile verildiğinde, Keytruda’yı tek başına almaya kıyasla ölüm veya kanserin tekrarlama riskini yüzde 44 azalttığı bildirildi. BioNTech ayrıca bu yıl İngiltere’de kanser aşısı adaylarından birinin denemesini başlatmayı planlıyor. Bu tür aşıların 2030 yılına kadar çok sayıda hasta tarafından erişilebilir hale gelmesi bekleniyor. Kanser için mRNA tabanlı aşı geliştirmenin bulaşıcı bir hastalığa kıyasla çok daha zor olduğunu belirten uzmanlar, “Kovid-19’a karşı yapılan aşılamada herkese aynı aşı uygulandı. Ancak kanserde her aşının kişiye özel olması lazım” dedi.

İlginizi Çekebilir

mRNA YÖNTEMİ NEDEN ÖNEMLİ?

Maya veya tavuk yumurtası gibi biyolojik sistemlerde üretilen geleneksel aşıların aksine mRNA aşıları, ilaca benzer bir şekilde kimyasal olarak sentezleniyor. İngiltere’de Oxford Üniversitesi “Oxford Vaccines Group” Direktörü Prof. Sir Andrew Pollard, “Bu çok büyük bir ilerleme, çünkü temelde her seferinde aynı sentetik süreç bulunuyor. Bu da bizim onu ölçeklendirme imkanına sahip olduğumuz anlamına geliyor” ifadesini kullandı.

KANSERİN ‘ANAHTARI’ BALİNALARDA OLABİLİR

Aşı geliştirmek için balina gibi devasa boyuttaki bazı hayvanların kansere neden yakalanmadığıyla ilgili araştırmaların yapıldığı bildirildi. Cambridge merkezli Wellcome Sanger Enstitüsü ve Londra Zooloji Derneği’nin araştırmasına göre, balinalarda kanser oranı çok düşükken, köpekler ve kediler için kanser önde gelen ölüm nedenlerinden biri. Yarasalar da kansere karşı nispeten iyi korunurken, fareler kansere karşı savunmasız. İnsanlarda ise kanser yılda ortalama 10 milyon ölüme neden oluyor. Araştırmanın lideri Alex Cagan, bir hayvanın sahip olduğu hücre sayısı arttıkça kansere yakalanma riskinin de arttığını belirterek, balinalardaysa çok fazla hücre olmasına rağmen bu durumun yaşanmadığına dikkat çekti. Bu sebeple, balinaların kansere yakalanma riskinin neden düşük olduğu, aşı çalışmalarında kritik bir öneme sahip.

PaYLaŞşşş