İkinci sezonuyla ekranlarda olan ‘Yargı’ dizisinde hayat verdiği ‘Ceylin’ karakteri ile kariyerinin en parlak günlerini geçiren Pınar Deniz, Alem dergisine röportaj verdi. “Özgüveni düşük bir çocuktum” diyen Deniz, canlandırdığın karakterlerle nasıl bir bağ kurduğunu anlattı ve “Ünlü olmanın hayatını sınırlamasına izin veriyor musun?” sorusunu cevapladı.
“KENDİMİ SOKAKTA ŞARKI SÖYLERKEN HAYAL EDİYORDUM”
“Çocukluk yıllarında oyuncu olacağının sinyallerini veriyor muydun?” sorusuna Deniz, “Hep hayal gücü çok yüksek biriydim ama ‘Büyüdüğümde oyuncu olurum’ gibi bir hedefim yoktu. Şarkı söylemeyi çok seviyordum ve kendimi hep sahnede ya da sokakta şarkı söylerken hayal ediyordum. Özgüveni düşük bir çocuktum, o yüzden kendimi hep bir sanat dalıyla ifade etmeye çalışıyordum. Gösterilerde konuşamazdım ama şarkı söylerdim. Herkesin içinde ağlayamazdım, odama kapanıp şarkı söylerek duygularımı öyle akıttığımı hatırlıyorum. İlkokulda Tolgahan’ın CD’lerini alıp tango ve cha cha öğrenip, sonra da arkadaşlarıma öğretirdim mesela. İnsanlarla iletişim kurma biçimim buydu. Canım sıkkın olduğunda koşarak kitaplara sarılır, sabahlara kadar okurdum. Konuşamadığım, ağlayamadığım tüm sıkışmış duygularımı oyunuma aktarıyorum. Sanki ruhum taşıp karakterde var oluyormuş gibi hissediyorum” yanıtını verdi.
“CEYLİN BENİ OLGUNLAŞTIRDI”
Ünlü oyuncu, “Canlandırdığın karakterlerle nasıl bir bağ kuruyorsun? Ceylin’in sendeki yerini anlatır mısın?” sorusu üzerine, “Bazen hayattaki en yakınımdan bile daha büyük bağ kuruyorum karakterlerimle. Onlar gerçekten var ve yansıttıkları her hissi en içten şekilde yaşıyorum. Klişe olabilir ama her oynadığım karakter bende bir his bırakıyor. Pınar’ın sıkıştığı duyguları çözüyor sanki. Ceylin beni olgunlaştırıp, kendime olan güvenimi artırdı. Acının üstesinden nasıl gelinebilecegini öğretti. Fütursuz olma hali cesaret verdi. Kadın olmanın, kırılgan olup da güçlü kalabilmenin yolunu gösterdik birbirimize. Yavrum Ceylin bendeki hissin büyük, hep öyle kalacaksın” şeklinde konmuştu.
“KORKUNÇ AMA KOMİK”
28 yaşındaki güzel, ünlü olduktan sonra yaşadığı en ilginç olayı şu sözlerle anlattı:
“HAYATIN TADINI ÇIKARMAK BENİM DE HAKKIM”
Ünlü olmanın hayatını sınırlamasına izin vermediğini vurgulayan Pınar Deniz, “Kendimi sınırlandırmaya başlarsam oyun alanım da daralır, daha kısıtlı bir oyuncu olurum. ‘Ünlü olmak’ ne demek bir kere? Kim dolduruyor bu terimin altını bilmiyorum ama özel hayatımı yaptığım işe göre şekillendirmemeliyim. Dilediğimi dilediğim gibi yaşamak, hayatın tadını özgürce çıkarmak benim de hakkım. Popüler olduğun dönemlerde insanların ve magazinin gözü üzerinde olabiliyor. Senin ruhunu bilmeden ve ne yaşadığına, ne hissettiğine tanık olmadan yorumda bulunabiliyorlar. Yalan yok bu durum bazen beni sıkışmış ve mutsuz hissettirse de hemen kalkıp ‘Kimseye kendini kanıtlamak zorunda değilsin, sen hayatını saf bir yerden çıkarsızca yaşıyorsun. Dilediğini yaşamaya devam et’ diyorum” ifadelerini kullandı.