Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr – Takvimler 1 Aralık 1974’ü gösteriyordu. Trans World Airlines’a (TWA) ait Boeing 727 tipi 514 uçuş numaralı uçak ABD’nin Indianapolis şehrinden kalkarak önce Columbus’taki havalimanına inecek, daha sonra buradan aldığı yolcularla başkent Washington’a gidecekti. Üç motorlu Boeing 727’nin kokpitinde sicilleri temiz olandeneyimli pilotlar Richard Brock ve Leonard Kresheck vardı. İkiliye Thomas Safranek adlı bir uçuş mühendisi olarak eşlik ediyordu.Indianapolis-Columbus arasındaki kısmı sorunsuz geçen uçuş, Columbus’tan havalandığında 85’i yolcu olmak üzere toplamda 92 kişiyle havalandı. Bu esnada görünürde bir problem yoktu ve uçuş muhtemelen sorunsuz şekilde tamamlanacaktı. Fakat kalkıştan kısa süre sonra Washington’dan gelen haberler uçuşun kaderini değiştirmeye başladı. Kötü hava koşulları sebebiyle uçağın iniş yapmayı planladığı Ronald Reagan Washington Ulusal Havalimanı’nda uçuş trafiği durduruldu. TWA uçağı, Washington’ın batısındaki Dulles Uluslararası Havalimanı’na yönlendirildi. Olumsuz hava koşulları sorunsuz başlayan uçuşu büyük bir felakete sürükleyecekti.
Uçak inişe hazırlandığı sırada kokpitteki uyarı alarmları harekete geçmiş ve uçağın olması gereken irtifadan çok daha aşağıda olduğu konusunda pilotları uyarmaya başlamıştı. TWA uçağı, hava koşullarının kötü olması ve hava trafik kontrolörleri arasında kurulan iletişimdeki yanlış anlaşılmalar sebebiyle pilotlar daha sorunun tam olarak ne olduğunu anlayamadan Dulles Havalimanı yakınlarındaki Weather Dağı’na çarptı. Henüz kimse bu dağın pek de normal bir dağ olmadığının farkında değildi.
ABD HÜKÜMETİNE AİT TESİSİN BULUNDUĞU ALANA DÜŞTÜ
Kaza sonrasında bölgeye giden güvenlik güçleri, kaza alanını güvenlik çemberi içine aldı. Bölgenin güvenliğinden sorumlu olan bir şerif yardımcısına göre yerel halk Weather Dağı’nın nasıl bir özelliğe sahip olduğunu ve taşıdığı önemi biliyordu.Uçak, ABD hükümetine ait gizli bir askeri bölgenin sınırları içine düşmüştü.
‘BİRKAÇ DAKİKALIK KÜÇÜK BİR KESİNTİ OLDU’
Kaza sırasında yaşanan sarsıntı ve patlama sonucunda tesisin acil durum iletişim ağlarının kısa süre kesintiye uğradığı açıklanırken, yeraltında bulunan yapının ciddi bir zarar görmediği duyuruldu. Askeri kaynakların konuyla ilgili yaptığı açıklamada,“Yaklaşık bir veya iki dakikalık küçük bir kesinti oldu, sonra tesis normal işleyişine geri döndü” denildi.
Kazadan önce sadece gizli bir askeri tesis olduğu bilenen Weather Dağı Acil Durum Operasyon Merkezi, kazadan sonra basının ilgi odağı haline geldi. Eski bir asker olan senatör Ed Markey, tesisin olası bir nükleer savaş durumunda ABD hükümetinin görevine devam etmesi için kullanılacağını ve üst düzey yetkilileri ağırlamak üzere tasarlandığını açıkladı.
11 EYLÜL’DE ÖNEMLİ İSİMLERİN SIĞINAĞIYDI
Gelişmiş iletişim sistemlerinin bulunduğu tesis 1974 yılında yaşanan uçak kazasının ardından bir süre gündemde kalmış olsa da yıllar içinde popülaritesi azaldı ve unutuldu. Bu durum 2001 yılına kadar devam etti.Tarih 11 Eylül 2001’i gösterdiğinde ise dünya ABD’den gelen sarsıcı haberlere kilitlendi. ABD hava sahasında kaçırılan birden fazla uçak New York’ta bulunan ve başta İkiz Kuleler olmak üzere bir dizi önemli binaya çarpmış, art arda gerçekleşen terör saldırılarında binlerce kişi hayatını kaybetmişti. Dünyanın gözü artık ABD’deydi. ABD Savunma Bakanlığı’nın genel merkez binası olan Pentagon da teröristlerin hedeflerinden biri olmuş, başkent Washington’da bulunan ikonik binanın bir kısmı ağır hasar görmüştü. ABD hava sahasında kaçırılmış farklı uçaklarda olabilirdi. Yetkililer tahliye edilmeli ve güvenli bir alana götürülmeliydi.
Tam da böyle bir durum için tasarlanan Weather Dağı Acil Durum Operasyon Merkezi tekrar gündeme geldi. Kongre üyeleri başta olmak üzere birçok üst düzey isim yeraltı tesisine tahliye edildi ve bir süre burada kaldı. 1974 yılında meydana gelen uçak kazasıyla herkesin dikkatini çeken gizli askeri tesis 27 yıl sonra birçok önemli ismin sığınağı haline geldi.Dünya, 11 Eylül’le birlikte benzer sığınaklarin sıkça gündeme geleceği ve önem kazanacağı yeni bir döneme adım atmış oldu.