Marmara Bölgesi Hapishanelerinde Hak İhlalleri: 2024 Yılı Raporu
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, 2024 yılı Marmara Bölgesi Hapishaneleri Hak İhlalleri raporunu dernek binasında açıkladı. Raporda, Türkiye'deki hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri ve mahpusların karşılaştığı zorluklar detaylı bir şekilde ele alındı.
Kapasite Sorunu ve Artan Mahpus Sayısı
Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, 02.01.2025 tarihi itibariyle Türkiye'de toplam 395 ceza infaz kurumu bulunmakta olup, bu kurumların kapasitesi 299 bin 940 kişidir. Ancak, bu hapishanelerde 384 bin 216 kişi tutulmakta olup, kapasite fazlası 82 bin 819'a yükselmiştir. 2024 yılında toplam mahpus sayısına 92 bin 456 yeni mahpus eklenmiştir. Bu durum, hukuki gerekçeden yoksun tutuklama kararlarındaki artışla ilişkilendirilmektedir.
Marmara Bölgesi Hapishanelerinde Hak İhlalleri: 2024 Yılı Raporu
Keyfi Tutuklamalar ve Hak İhlalleri
Raporda, keyfi tutuklamalarla giderek artan kapasite fazlası ve aşırı doluluk sorununa dikkat çekilmektedir. Özellikle ağır hasta ve yaşlı mahpusların tedavi ve yaşam haklarının korunabilmesi için serbest bırakılmaları beklenirken, 2025 yılında 11 yeni hapishane daha yapılacağı ve bunun için merkezi bütçeden Adalet Bakanlığı’na 1,2 milyar TL ayrılacağı açıklanmıştır.
Mahpus Ölümleri ve Sağlık Hizmetleri
2024 yılında 11 aylık sürede 709 mahpusun hastalık nedeniyle yaşamını yitirdiği açıklanmıştır. Bu durum, hapishanelerde yaşanan devasa sorunların dört duvar arasında saklı kaldığını ve çok azının dışarıya duyurulabildiğini göstermektedir. Mahpus ölümlerinin devam edeceği endişesi, yeni hapishaneler yaparak çözüm arayışının yetersiz olduğunu ortaya koymaktadır.
Hak İhlallerinin Yaygınlığı
Raporda, hapishanelerde yaşam hakkı, işkence, onur kırıcı davranış, tecrit, sağlık hakkı ihlalleri, adalete erişim ve ayrımcılık gibi çok sayıda başlıkta ağır ve yaygın hak ihlallerinin yaşandığı belirtilmektedir. Ekonomik kriz, mahpus yoksulluğunu derinleştirmiş ve mahpusların temel ihtiyaçlarını karşılamalarını zorlaştırmıştır.
İdare ve Gözlem Kurulu'nun Rolü
1 Ocak 2021’de yürürlüğe giren Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik gereğince her hapishanede oluşturulan İdare ve Gözlem Kurulu'nun çalışmaları ile hak ihlallerinin artışı doğrudan bağlantılıdır. Mahpusların hapiste geçirdikleri infaz süreleri hukuki dayanaktan yoksun kararlarla uzatılmış, ifade özgürlükleri daha fazla baskılanmış ve yargı baskısı artmıştır.
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, mahpusların sesini duvarların dışına taşırarak farkındalık yaratmak, sorunun büyüklüğüne dikkat çekmek ve yetkilileri hak ihlallerini önleme konusunda adım atmaya zorlamak amacıyla bu raporu hazırlamıştır. Raporda, Marmara bölgesinde bulunan hapishanelerden yapılan hak ihlali başvuruları ve gönüllü dernek avukatlarının hapishanelere yapılan ziyaretlerinden edindikleri bilgiler derlenmiştir.
#HapishaneHakİhlalleri #Adaletİçin #MahpusHakları
MARMARA BÖLGESİ HAPİSHANELERİ 2024 YILI HAK İHLALLERİ RAPORU
Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’nün resmî web sitesinde yer alan bilgilere göre; 02.01.2025 tarihi itibariyle 264’ü kapalı, 98’i müstakil açık, 12’i kadın kapalı, 8 ‘i kadın açık, 4’ü çocuk eğitimevi, 9’u ise çocuk ve gençlik kapalı ceza infaz kurumu olmak üzere Türkiye’de toplam 395 ceza infaz kurumu bulunmakta olup, bu kurumların kapasitesi 299 bin 940 kişidir. Ve yine 02.01.2025 tarihi itibariyle bu hapishanelerde; 16 bin 770’i kadın, 3 bin 738’i çocuk ve 5 bin 864’ü 65 yaş üstü olmak üzere toplam 384 bin 216 kişi tutuluyor. Bu sayılar bir yandan kapasite fazlasının 82 bin 819’a yükseldiğini, diğer yandan geçen yıl aynı tarihte toplam mahpus sayısı 291 bin 760 iken, 2024 yılında bu sayıya 92 bin 456 yeni mahpusun eklendiğini gösteriyor. Bu da daha önceki raporlarımızda da altını çizdiğimiz mahpus sayısındaki düzenli artışın, hukuki gerekçeden yoksun tutuklama kararlarındaki artışla ilişkisine işaret etmektedir.
Keyfi tutuklamalarla giderek artan ve kapasite fazlası ya da aşırı doluluk olarak adlandırılan bu durum karşısında özellikle ağır hasta ve yaşlı mahpusların tedavi ve yaşam haklarının korunabilmesi için serbest bırakılmaları beklenirken, var olan hapishanelere 2025 yılında da 11 tane daha ekleneceği ve bunun için merkezi bütçeden Adalet Bakanlığı’na 2025’te 1,2 milyar TL, 2027 yılı sonuna kadar ise 23,5 milyar TL ayrılacağı açıklanmıştır.
5 Aralık 2024 günü, 2024 yılında 11 aylık sürede 709 mahpusun hastalık nedeniyle yaşamını yitirdiğini açıklayan Adalet Bakanlığı ve yetkililerin, bu can yakıcı soruna yeni hapishaneler yaparak cevap vermeleri, birer cinayete dönüşen mahpus ölümlerinin devam edeceğini göstermektedir.
2024 yılında başvuru ve basın taraması yolu ile tarafımızdan sadece 32 mahpusun ölümü teyit edilmişken, bakanlığın 709 mahpusun öldüğünü açıklaması tam bir şok etkisi yaratmış, kamuoyuna yansıyan mahpus ölümlerinin bu sayının en fazla yüzde 4,5’i olduğu anlaşılmıştır. Bu durum hapishanelerde yaşanan devasa sorunların dört duvar arasında saklı kaldığını ve çok azının dışarıya duyurulabildiğini de ortaya koymuş, bu alanda çalışma yürüten herkesin çalışma yöntemlerini sorgulamasına neden olmuştur.
Raporumuzun esasını oluşturan veriler göstermektedir ki; hapishaneler 2024 yılında da yaşam hakkı, işkence, onur kırıcı davranış, tecrit, sağlık hakkı ihlalleri, adalete erişim ve ayrımcılık yanında ağır emek sömürüsü gibi çok sayıda başlıkta ağır ve yaygın hak ihlallerinin yaşandığı yerler olmaya devam etti. Belirlenen günlük iaşe bedelinin temel ihtiyaçları karşılamadığı günümüz koşullarında ekonomik kriz mahpus yoksulluğunu derinleştirdi. 1 Ocak 2021’de yürürlüğe giren Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik gereğince her hapishanede oluşturulan İdare ve Gözlem Kurulu’nun çalışmaları ile hak ihlallerinin artışı doğrudan bağlantılı. Bu süreçte mahpusların hapiste geçirdikleri infaz süreleri hukuki dayanaktan yoksun kararlarla uzatıldı, ifade özgürlükleri daha fazla baskılandı ve yargı baskısı arttı. Ayrıca 6415 Sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında mahpuslarla dayanışma da suç haline getirildi ve mahpus yakınları ve hak savunucuları üzerinde ciddi bir yargı baskısı oluşturuldu. Bu kapsamda hakkında 4 yıl 2 ay hapis cezası verilen komisyon üyemiz Hatice Onaran, halen hapiste tutuluyor.
Kısaca dikkat çektiğimiz ve raporun devamında ayrıntılandıracağımız bu yaşamsal sorunlara önceki raporlarımızda da dikkat çekmiş olmamıza rağmen çözüm üretilmezken, her yıl onlarca yeni hapishane yapılmaktadır. S, Y ve Yüksek Güvenlikli hapishaneler örneğinde olduğu gibi yeni hapishanelerde bir işkence yöntemi olan ağır tecrit ve izolasyon amaçlandığı resmi açıklamalara da yansımaktadır. Yaşanan sorunlar incelendiğinde, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da hapishanelerin ve tutulan mahpusların sayısı kadar, hapishanelerde yaşanan ve sistematik hale getirilen hak ihlalleri ile iktidarın yönetme anlayışı ve insan haklarına yaklaşımı ile doğrudan bağlantı dikkat çekmektedir.
Mahpusların sesini duvarların dışına taşırarak farkındalık yaratmak, sorunun büyüklüğüne dikkat çekmek, yetkilileri hak ihlallerini önleme konusunda adım atmaya zorlamak, topluma duyarlılık çağrısı yapmak amacı ile yaptığımız izleme ve belgeleme çalışmalarının bir parçası olarak bu rapor; ağırlıklı olarak Marmara bölgesinde bulunan hapishanelerden İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’ne 2024 yılında yapılan hak ihlali başvuruları ve gönüllü dernek avukatlarımızın hapishanelere yapılan ziyaretlerinden edindikleri bilgilerin derlenmesiyle oluşmuştur. Marmara bölgesi dışından derneğimize gelen ve takibi yapılan başvurular da söz konusu olup bu başvurular da ayrıca gösterilmiştir. Raporumuzda 2024 yılına ilişkin daha önce yayınlanan raporlarımızdan yararlandığımız gibi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Günlük İhlal Raporlarının incelenmesi ve basın taraması yolu ile tespit ettiğimiz hak ihlallerine de yer verilmiştir.
Raporumuza temel teşkil eden başvurular; hak ihlallerinin yaşandığı hapishanelerde tutuklu veya hükümlü bulunan mahpuslarca mektup, faks yoluyla veya mahpus aileleri tarafından telefon, mail veya derneğe gelmek suretiyle yapılmıştır.
2024 yılı içinde Şubemize 24’ü Marmara bölgesi hapishanesi, 26’sı Marmara bölgesi dışı hapishanesi ve 2’si başka ülke hapishanesi olmak üzere toplam 52 hapishaneden başvuru yapılmış olup, bu hapishaneler şöyle sıralanmıştır: Marmara/Silivri Kampüs CİK, Marmara Kadın Kapalı CİK, Kırklareli CİK , Kırklareli E Tipi CİK, Çorlu Yüksek Güvenlikli CİK, Çorlu Karatepe CİK, Çorlu Karatepe Açık CİK, Kandıra 1 ve 2 nolu F Tipi CİK, Kandıra Açık CİK, Tekirdağ 1 ve 2 nolu F Tipi CİK, Tekirdağ Çorlu Çocuk CİK, Bakırköy Kadın Kapalı CİK, Metris R Tipi CİK, Maltepe 1 Nolu L Tipi CİK, Maltepe 2 nolu L Tipi CİK, Ümraniye Kapalı CİK, Paşakapısı CİK, Edirne F Tipi CİK, Gebze M Tipi CİK, Kartal Açık CİK, Hendek Kadın Açık CİK, Bandırma T Tipi CİK, Bolu F Tipi CİK, Bodrum S Tipi CİK, Diyarbakır Kayapınar 3 nolu T Tipi CİK, Antalya S Tipi CİK, Erzurum Dumlu 2 nolu CİK , Erzurum Sungurlu T Tipi CİK , Erzurum Dumlu 1 nolu CİK, Elazığ 2 nolu T Tipi CİK, Sincan 1 nolu F Tipi CİK, Sincan Kadın Kapalı CİK , Denizli Kocabaş T Tipi CİK, Düzce Çilimli T Tipi CİK, Trabzon Beşikdüzü Kapalı CİK, Trabzon Beşikdüzü T Tipi CİK, Kırşehir S Tipi CİK, Manisa Akhisar T Tipi CİK, Bolvadin T Tipi CİK, Samsun Kavak Açık CİK, Samsun Kavak S Tipi CİK, Rize Kalkandere Kapalı CİK, Tarsus Kadın Kapalı CİK, Malatya Akçadağ T Tipi CİK, Bolvadin T Tipi CİK, Adana Suluca 1 nolu CİK, Erzincan Kapalı CİK, Burdur Yüksek Güvenlikli CİK, Irak Rusava Kadın CİK, Filipinler CİK.
2024 yılında 174’ü Marmara bölgesi hapishanelerinden ve 106’sı Marmara Bölgesi Dışı hapishanelerden olmak üzere toplam 280 başvuru yapılmıştır.