Kartele uyuşturucu için Rus denizaltısı! ‘Füzeli mi yoksa füzesiz mi istersiniz?’

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr –‘Tarzan’ olarak tanınan Ludwig Lyosha Fainberg, 1958 yılında Ukrayna’nın Karadeniz kıyısında bulunan Odessa şehrinde doğdu. 1980’li yıllarda Sovyetler Birliği ülkesi olan Ukrayna’dan ayrılan ve İsrail’e yerleşen Fainberg, Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından ABD’ye gitti ve burada kendine yeni bir hayat kurdu. Soğuk Savaş sona ermiş, demir perde yıkılmış ve dünya yeni bir döneme girmişti. Fainberg, böyle bir ortamda ‘Amerikan rüyası’nı gerçekleştirmek için ABD’nin güneyinde, Atlantik Okyanusu’na kıyısı olan Miami şehrinde yeni bir hayata başladı.

‘Tarzan’ lakaplı Ludwig Lyosha Fainberg

1980’li yıllarla birlikte uyuşturucu kaçakçılarının da birbiriyle rekabet ve savaş halinde olduğu Miami’ye yerleşen Fainberg, kısa süre içinde asıl faaliyet alanı New York olan ancak Miami şehrinde de çeşitli yasa dışı faaliyetlerde bulunan İtalyan asıllı Amerikan suç örgütü Gambino ailesi için çalışmaya başladı. Gambino için çalıştığı sırada ‘Tarzan’ lakabını alan Fainberg, ABD’de faaliyet gösteren İtalyan mafya ailesi için çalıştığı sırada kendisine bir striptiz kulüp açacak kadar para kazandı. Tarzan’ın kulübü, suç dünyası içindeki bağlantıları sayesinde kısa süre içinde tıpkı Failberg gibi Miami’ye gelen ve artık organize suç örgütü haline gelmeye başlayan birçok Rus vatandaşının uğrak noktası haline geldi. Fainberg, kulübüne gelenler sayesinde her geçen gün bağlantılarını daha da geliştirdi ve bu sayede kendine farklı kazanç kapıları da oluşturarak servetine servet katmaya başladı.

ESCOBAR’A HELİKOPTER ALDILAR

Tarzan, 1990’lı yıllarda hayatındaki önemli kırılma noktalarından birisini yaşadı ve o dönemde rap müzikle uğraşan ‘Vanilla Ice’ olarak tanınan Juan Almeida ile tanıştı. Almeida, lüks otomobiller ve tekneler satan tanınmış bir ‘iş adamı’ ve dolandırıcıydı. Çok geçmeden Almeida ile ortak iş yapmaya başlayan Tarzan, gözünü Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından çalkantılı bir geçiş süreci yaşayan Rusya’ya dikti. Fainberg, Rusya’da yaşayan bağlantılarını kullanarak Almeida ile birlikte sık sık Rusya’ya girip çıkıyor, çok ucuz fiyata aldıkları hemen her şeyi ABD’de karlı fiyata satıyordu. Almeida ve Tarzan ikilisi, bu dönemde motosikletten helikoptere, spor otomobillerden lüks eşyalara kadar Rusya’da bulduğu her şeyi satın alıp ABD’de satmaya başlamıştı.

Almeida ve Fainberg, kısa süre içinde Rusya’dan satın alıp ABD’de yüksek karla sattığı araçlar sebebiyle yeraltı dünyasında önemli bir yer edindi. İkili, kısa süre içinde ‘Tony Yester’ olarak tanınan ve uyuşturucu kaçakçılığı sebebiyle ABD içinde en çok arananlar listesinde başı çeken Nelson Pablo Yester-Garrido ile tanıştı ve Yester ile ortak iş yapmaya başladı. Yester, Kolombiya’nın en büyük uyuşturucu kartellerinden biri olan ve ünlü uyuşturucu baronu Pablo Escobar tarafından kurulup yönetilen Medellin Karteli ile güçlü bağlara sahipti. Almeida ve Fainberg, Yester aracılığıyla Medellin Karteli’yle çalışmaya başladı ve yaptıkları anlaşma sonrasında çalkantılı bir geçiş döneminde olan, Rusya’da ekonomik sıkıntılar yaşayan üst düzey askeri isimlerle anlaşarak Medellin Karteli için Rusya’dan iki helikopter satın aldı.

Juan Almeida (solda), Kübalı bir casus olduğu da iddia edilen Nelson ‘Tony’ Yester (ortada), ve Ludwig ‘Tarzan’ Fainberg (sağda)

‘DENİZALTINIZI FÜZELİ Mİ, FÜZESİZ Mİ İSTİYORSUNUZ?’

Kısa süre içinde kartel için helikopter satın alan ve yaptıklarıyla kartelin güvenini kazanan Almeida ve Fainberg, Kolombiya’da bulunan birçok kartel için de Rus ekipmanı tedarik etmek için ilk tercih edilen seçenek haline geldi. Ancak helikopterlerin ardından aldıkları ‘sipariş’, askeri helikopterleri Kolombiya’ya kaçırmak için askeri kargo uçağı kiralayacak kadar ileri giden ikiliyi şoke etti. Kolombiya’da faaliyet gösteren bir diğer büyük uyuşturucu örgütü olan Cali Karteli, ABD pazarına daha rahat sevkiyat yapabilmek için Yester aracılığıyla Almeida ve Fainberg’e askeri denizaltı alıp alamayacaklarını sordu. Büyük bir denizaltı, Güney ve Orta Amerika’dan kaçırılan uyuşturucular için iyi bilinen bir dağıtım merkezi olan Miami’ye büyük miktarlarda kokain taşımanın bir yolunu arayan uyuşturucu karteli için altın değerinde bir araçtı ve kendisini kısa süre içinde amorti edebilirdi.

Tarzan, bir deniz üssünü gezerken bir Rus subayıyla poz veriyor.

Denizaltı ‘satın alma’ sürecinin ciddiye binmesi üzerine bir kez daha Rusya’ya giden Tarzan ve Almeida, ziyaretleri sırasında Rus donanmasında görevli olan üst düzey subaylarla tanışma fırsatı buldu ve bu sayede normalde girmelerinin yasak olduğu donanma üslerine rahatça giriş yapma fırsatı buldu. Bu gezi sırasında denizaltının müşterisine kanıt sunabilmek için fotoğraf çekilmek isteyen ikili, ilk etapta Rus subaylar tarafından reddedildi. Ancak 1990’lı yıllarda Sovyetler Birliği yeni dağılmıştı ve Rusya’da ekonomi berbat durumdaydı. Tam da bu sırada Tarzan’ın yardımına kur farkı yetişti. Subaylara 200 dolar teklif eden Tarzan, istediğini almış, üst düzey Rus subaylardan birisiyle denizaltı önünde bir fotoğraf çektirmeyi başarmıştı. Denizaltının satın alınması için artık her şey hazırdı. Hatta Tarzan ve Almeida’nın iddiasına göre Rus subaylar onlara nükleer silah satmayı bile teklif etmişti. Her şey yolunda gidiyor gibi görünüyordu. Ancak tam da bu sırada rüzgar tarsine dönmeye başlayacaktı.

ART ARDA İKİ DARBE GELDİ

Yaptıkları kanunsuz işler sırasında herhangi bir takip altında olmadıklarını düşünen Tarzan, büyük bir yanılgı içerisindeydi. Ludwig Lyosha Fainberg, aylardır FBI tarafından takip edildiğinin farkında değildi. Hatta bu takip sırasında yanına yerleştirilen köstebek hakkında dahi en ufak bir fikri yoktu. Aynı köstebek, Tarzan’a, ücretsiz uluslararası görüşmelere izin vermek için FBI tarafından takip edilen bir telefon da vermişti ve Tarzan’ın denizaltı satın alma süreci başta olmak üzere yolsuzluğa bulaşmış Ruslarla yaptığı tüm ticaret kayıt altına alınmıştı. Almeida ve Fainberg için yolun sonu görünmeye başlamıştı. Tam da bu sırada bir diğer darbe de iş ortakları Yester’den geldi.

‘Odessa Operasyonu’ isimli belgeselin çekildiği sırada yönetmenTiller Russell’a konuşmayı kabul eden Yester, Afrika’da gizli bir yerde röportaj veriyor. Yester’in arkasında kendisi için aldığıL-39Albatros tipi askeri eğitim jeti görülüyor.

Cali Karteli’nden satın alınacak denizaltının ön ödemesi için 10 milyon dolar alan Yester, parayı Rusya’ya göndermek yerine kendisine sakladı. Karteli dolandırmaya karar veren Yester, 10 milyon doları bir arkadaşının evinde sakladı ve arkadaşına da susması için 10 bin dolar verdi. Dolandırıldığını anlayan Cali Karteli, kaybolan parayı ve Yester’i bulması için Miami’ye adamlarını gönderdiğinde Yester kayıplara karışmıştı. Almeida ve Fainberg’in ise yaşananlara dair en ufak bir fikri bile bulunmuyordu.Tüm sürecin sonunda kendilerini Cali Karteli’nin gazabından kurtarmayı başaran Almeida ve Fainberg, karıştıkları suçlar sebebiyle tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Almeida, Kartel ve Ruslarla olan ilişkilerinden kaynaklanan suçlamalardan mahkum edildi. Ancak Tarzan daha sonra bu ifadeyi geri çekti ve bunun sonucunda Almeida serbest kaldı.

Fainberg, Almeida ve Yester’in karıştığı akılalmaz olaylar 2018 yılında Yönetmen Tiller Russell tarafından ‘Odessa Operasyonu’ adı altında belgesel haline getirildi. Yönetmen Russell, belgeseli çektiği sırada kaçak hayatı yaşayan Yester, yıllar sonra ortaya çıkıp Güney Afrika’da gizli bir yerde ilk kez röportaj verdi ve kaçak hayatı yaşadığı sırada denizaltı alma planlarına ilişkin yaşananları anlattı.