Bu kalpler seni unutur mu hiç?

Efnan Atmaca -ABD’li ünlü aktör Bruce Willis’in doğum günü 19 Mart’taydı. Yeni eşi Emma, eski eşi oyuncu Demi Moore, ilk evliliğinden olan üç kızı, damatları bir araya gelip Bruce Willis’in 68’nci yaşını kutladılar. Bir video çekip sosyal medyada yayınladılar. Herkes gülüyordu, herkes mutluydu... Yani öyle görünüyordu. Aslında o gülüşler sadece hüznü kapatmak içindi. Hayatımıza “Mavi Ay” dizisinin haşarı, muzip, eğlenceli ve çok seksi dedektifi David Addison olarak giren Bruce Willis, bir süredir berbat bir hastalıkla mücadele ediyor. Geçen yıl bu zamanlar afazi yani konuşma, anlama, okuma ve yazma gibi becerileri sekteye uğratan hastalığa yakalandığını öğrenmiştik. Bu nedenle sinemayı bırakıp ailesine vakit ayıracağını açıklamıştı Willis. Çok kısa bir süre önce ise ailesi Willis’e demans teşhisi konulduğunu açıkladı. Eşi Emma Heming, oyuncunun tüm ailesi adına Instagram sayfasından yaptığı açıklamada “2022’de afazi hastalığını öğrendiğimizden beri, Bruce’un durumu ilerledi ve artık daha spesifik bir teşhisimiz var: Frontotemporal demans (FTD olarak bilinir). Ne yazık ki, iletişimle ilgili zorluklar Bruce’un karşı karşıya olduğu hastalığın belirtilerinden sadece bir tanesi. Bu acı verici olsa da, nihayet net bir tanıya sahip olmak rahatlatıcı” ifadelerini kullanmıştı.

Eşinin gözyaşları

Doğum günü videosunda ise yüzü gülüyor Willis’in, hatta ağzından bir sözcük çıktığı duyuluyor. Emma Heming ise aynı gün yayınladığı videoda hissettiklerini şöyle anlattı: “Bugün kocamın doğum günü. Şişmiş gözlerimden ve sümüklü burnumdan da görebileceğiniz gibi güne ağlayarak başladım. Bu hâlimin görülmesinin önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü insanlar bana her zaman ‘Ah, çok güçlüsün, bunu nasıl yaptığını bilmiyoruz’ diyorlar. Başka bir seçeneğim yok ki!” Heming sonra da gözyaşları arasında eşi için bir film hazırladığını söyleyip onu paylaşıyor ve “Bruce için doğum günü dileğim, onu dualarınızda ve en yüksek titreşimlerinizde tutmaya devam etmenizdir, çünkü hassas ‘Balık’ ruhu bunu hissedecektir” mesajını veriyor. Kutlamada elbette Willis’in eski eşi ve üç kızının annesi Demi Moore da var. O da “Doğum günün kutlu olsun, BW! Bugün seni kutlayabildiğimiz için çok mutluyuz” diyerek gülümsüyor kameraya.

Ezberleri bozdu

Çapkın ve muzip gülümsemesi, neşe saçan gözleriyle tanıyıp sevdik Bruce Willis’i. “Mavi Ay” dizisinin duygusal serserisi, sonrasında “Zor Ölüm” filminin karizmatik kahramanına dönüştü. “12 Maymun”, “5. Element”, “Altıncı His” gibi filmlerde oyunculuğunu çok daha üst seviyelere taşıdı. Bir yandan kariyerine unutulmaz filmler eklerken özel hayatında yaşadıklarıyla da herkesin ezberini bozdu. Güzeller güzeli Demi Moore ile evlendi, üç çocukları oldu. Bu peri masalı son derece medenice bitti. Moore sonrasında genç Ashton Kutcher’le birlikte olduğunda o da yanlarındaydı, birlikte tatile gittiklerinde kıyametler koptu. Ama Willis tüm bu tepkilere sadece bir tebessümle cevap verdi. Willis yeniden âşık olduğunda ise en yakınında Moore vardı. Üç kıza iki kız daha ekleyip, beş kız çocuklu kocaman bir aile oldular.

80’li yıllarda yayımlanan “Mavi Ay” dizisinde Cybsill Shepherd ile Bruce Willis rol almıştı.

Bruce Willis’in 68. yaşı, yeni eşi Emma Heming, eski eşi Demi Moore ve kızları tarafından kutlandı.

Hiçbir zaman unutulmayacak

Bruce Willis’in eski eşi Demi Moore, şimdiki eşi Emma Heming ve çocukları pandemiyi bile maaile birlikte atlattılar. Şimdi de aktörün bu zor zamanlarında bir aradalar. Kocaman bir aile olarak sanatçının her gününü güzel geçirmesi için uğraşıyorlar. Ama onlar sandıklarından daha kalabalıklar. Çünkü dünyanın dört bir yanından milyonlarca hayranı var Willis’in. Onun esprileriyle gülümsemiş, ilk aşkı olarak aktörün posterlerini duvara asmış, kahramanlığını örnek alıp dünyanın daha iyi bir yer olması için savaşmış milyonlarca hayran Willis’i hep güzel dileklerle anıyor. İsmini her andıklarında yüzlerinde beliren gülümsemeyle tıpkı eşi Heming’in dilediği gibi ona en yüksek titreşimlerini yolluyorlar. İnsanın dili ve eli varmasa da demans, unutkanlık hastalığı demek. Yani Willis ailesini, filmlerini, hayranlarını, kendini unutacak belki de... Ama o hiç unutulmayacak. Neşesiyle, emeğiyle, yüzümüzü güldüren esprileri ve son derece çapkın tebessümüyle hep gönlümüzde olacak.