AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın açıklaması şu şekilde;
FAKIBABA’DAN İSTİFA KARARI
Bu konuda sosyal medya üzerinden beyan olmakla birlikte henüz Meclis’e gelen bir şey yok. Açıklamanın içeriği tabii ki kendi takdiri. Şu anda konu henüz sıcak olduğu için sosyal medyanın bu açıklamanın gerçekliği ile ilgili teyit henüz söz konusu değil. Ne partiye ne Meclis’e bununla ilgili yazılı belge ulaşmadığı için bunun üzerinden bir tweet üzerinden siyasi mülahazalarda bulunmayı doğru bulmuyorum. Twitter’daki açıklamanın siyasal değil kişisel açıklama olduğu izlenimi doğuyor.
İYİ Parti’de geçip geçmeyeceğini bilmiyorum. Sosyal medya paylaşımı üzerinden siyasi yorum yapamayız. Kendisi açıklamalarını yapar, gerekçelerini ortaya koyar ondan sonra da kendi açıklamaları, beyanları üzerinden o zaman bir değerlendirme yapılabilir.
RTÜK’te AK Parti’nin bir üyeliği boşaltı, doğal olarak Meclis Başkanlığı üyeliği boşalan partiye bir yazıyla bunu bildirir. 12 Ekim’de Meclis Başkanlığı bir yazıyla bize bunu bildirdi, biz de buna cevaben bir yazı yazdık. RTÜK üyeliği ile ilişkilendirmeyi doğru bulmuyorum.
KİMYASAL SİLAH İDDİALARINA TEPKİ
Dünyanın her yerinde terörle mücadele demokrasiyi korumak, meşru demokrasi alanında insanların kamu düzeni içinde insanların özgürlüklerini hak ve muhafaza etmek için yapılır. Türkiye’de özellikle HDP’nin, CHP’nin içindeki bazı vekillerin terörle ilişkilerine baktığınızda, demokrasiyi referans alarak konuşmalarına baktığınızda şimdi AİHM’in İspanya Yüksek Mahkemesi’nin Batasuna kararına baktığınızda mahkemenin verdiği karar terörist saldırıları kınamamayı bile terörizmi zımmen destekleme olarak ifade ediyorken… HDP açık şekilde terör örgütünü destekliyor.
HDP’nin açık şekilde, CHP’nin de içindeki birçok vekilin de açık şekilde Sezgin Tanrıkulu örneğinde olduğu gibi, dün Tabipler Odası Başkanı’nın PKK’nın yayın organına çıkarak hanımefendi kahraman Türk ordusunun kimyasal kullandığına karar vermiş, görüntüleri incelemiş. Bu son derece organize. Bu AK Parti’ye dönük bir mesele değil. Kahraman Türk ordusunun terörle verdiği mücadeleyi lekelemeye dönük açık bir dezenformasyondur.
DEZENFORMASYON YASASI TÜRÜRLÜKTE
Bilgi bozumu tek başına başka bir şeydir, Dezenformasyon suçunun teşekkül etmesi başka bir şeydir. Sırf sadece halk arasında endişe yaratmak özel amacıyla, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ile ilgili olması gerekiyor, gerçeğe aykırı bilgi olması gerekiyor, kamu barışını bozmaya elverişli olması gerekiyor, bunun alenen yayılması gerekiyor. Bu 5 unsur bir araya geldiğinde suç teşkil ediyor. Biz yalanı düzenlemiyoruz.
Dezenformasyon gerçekle yalanın doğruyla yanlışın birbirinden ayırt edilemez hale gelmesidir. İfade özgürlüğü ile biz diyoruz ki, üç aşaması vardır.: Bilgi, kanaat, ifade. Bilgi bozumu oluştuğunda kanaat bozuluyor, kanaat bozulduğunda ifade bozuluyor.
ERDOĞAN’IN KILIÇDAROĞLU’NA ‘ADAY OL’ ÇAĞRISI
Sayın Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanımızla bir TV programında karşı karşıya gelmesini hayal edemiyorum. Bir taraftan 20 yıldan beri seçim kazanan, seçim kazanma makinesi olarak ifade ediyorlar, henüz adaylığını açıklama konusunda cesareti olmayan, elindeki bir kağıtla duygularını ifade eden, kendi yol arkadaşlarına çağrıda bulunan bir kişinin ortak bir yayına biraz tuhaf olmaz mı?
Kılıçdaroğlu’nun 2010’dan bugüne hiçbir siyasi pozisyonlarında özgür davranmadığını düşünüyorum. Kemal Bey’le ilgili temel sorun tutarlılık, fikri takip ve sürdürülebilirlik sorunu.
Karar aşamasında ortaya koyduğu ifadelerin daha sonra fikri takibini devam ettiremediğini görürsünüz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin ali çıkarlarının yanında durmadı.
KILIÇDAROĞLU’NUN ABD ZİYARETİ
Seçimlere doğru giden, aday arayışı içerisinde olan 6’lı masanın en büyük ortağı durumunda olan, adaylığı konuşulan, adaylığı konusunda da arkadaşlarına sık sık rest çeken, Ankara ve İstanbul Büyükşehir belediye başkanları ile ilgili sık sık frene basan, ‘Oturun oturduğunuz yerde’ diyen iklimin içinde bu kişinin bilim ve teknoloji merakı canlanıyor. Bu Allah aşkına size makul geliyor mu?
Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz? Size oy veren seçmenle dalga mı geçiyorsunuz? Siz daha cumhurbaşkanlığına, ülkeyi yönetmeye adaysınız. Bu kaotik ortamda Türkiye’yi yöneteceksiniz.
BAŞÖRTÜSÜNE ANAYASAL GÜVENCE
Senin çağrına karşılık verildi ve köklü şekilde çözelim anayasa değişikliği yapalım dendi. Sen neden bu çağrıyı yaptın, şimdi neden bu çağrıdan çekildin. Bir gün Kandil’i başlarına yıkacağım diyor, ertesi gün bu arkadaşların tehdit olmadığını düşünüyorum diyor.