40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.319,39%0,53
3.335,86%0,37
10.219,67%-0,06

Diyarbakır’da TOKİ’nin inşa ettiği konutlarda Sosyal Yardımlaşma Vakfı üzerinden kurasız para karşılığı ev sahibi yapılacağı vaadiyle 33 kişiyi dolandırıp haksız menfaat sağlayan 32 yaşındaki Yener Türkekul’un yargılanması Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Dolandırıcı kadın savunmasında, yardım alabilmek için Diyarbakır Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde çalıştıklarını ileri süren 5 kişi ile tanıştığını, bu kişilerin kendisine TOKİ’nin el altından ev sattığını söylediklerini iddia ederek, “Çevremdekilere ev sattığım taktirde bana da ev vereceklerini söylediler. Sonra beni geçici olarak kiralık bir eve yerleştirdiler. TOKİ’den kurasız ev almak için görüştüğüm kişilerden alınan paraları da bu kişilere verdim. Bana da ev vereceklerini söyledikleri için inanıp bu işe bulaştım. Bana da daire verilmedi, aslında bende dolandırıldım. Okuma yazmam bile yok. Eşimden ayrılınca çocuklarıma bakabilmek için yardım için gittiğim kurumda bana evleri satarsam ev vereceklerini söylediler. Bende çevreme 11.500 TL peşinat, 150 lira taksitle ev sahibi olacaklarını söyledim. Hatta bu evleri bana gösterip teslim tarihi bile verdiler. Çocuklarım perişan haldeler, maddi imkânım olmadığı için mağdurların zararını gideremem. Cezaevinde çok mağdur oldum. Bir çocuğum da benimle cezaevindedir. Benim de çocuklarımın da psikolojisi bozuldu. Beraat edip onlara sahip çıkmak istiyorum” dedi.
Para kaptıran mağdurlar da alınan ifadelerinde, Yener Türkekul’a parçalar halinde ödeme yaptıklarını, karşılığında kuraya girmeden TOKİ’den ev sahibi olacakları vaadinde bulunduğunu doğruladılar. Mağdurlar, “Bize inandırıcı olabilmek için Tapu Müdürlüğüne giderek burada kurum içinde görüntü veriyordu” dediler.
Mahkeme kadının ifadesinde adı geçen 5 kişiyle ilgili emniyete yazı yazarak bu kişilerin Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğünde bu isimde kişilerin çalışıp çalışmadıklarını sordu. Yapılan araştırmada adı geçenlerin ilgili kurumda görev yapmadıkları gibi kimlik bilgilerinin de tespit edilemediğini, gerçekte böyle kişilerin olmadığını belirledi. Dolandırıcı kadının yine “Kurumda çalışanlar bana 650 TL lira karşılığında ev tahsis etti” iddiası da araştırıldı.
Kadının eşi evi ilanda görüp kiraladığını, kira badelerini de ev sahibine kendisinin ödediğini söyledi. Ev sahibi de ifadesinde evin kendisine ait olduğunu belirterek mülkiyetinin herhangi bir kuruma ait olmadığını söyledi. Mahkeme sanığın bu savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olup hayal ürünü ifadeler ve gerçeğe aykırı beyanlarına itibar edilemeyeceğinin altını çizdi. Mahkeme sanığın çevresine güven telkin edip onların herhangi bir araştırma ve inceleme yapmalarının önüne geçerek gerek elden, gerekse EFT yoluyla maddi çıkar sağladığına kanaat getirdi.
Mahkeme, mağdurların sanığa iftira atmasını gerektirecek aralarında bir husumetin bulunmadığını ve iddiaların istikrarlı ve çelişkisiz olduğunu vurguladı. Sanığın en başından itibaren dolandırıcılık kastıyla hareket ettiğinin altını çizen mahkeme, sanığın kamu görevlileriyle ilişkili olduğundan bahisle bir işin görüleceği vaadiyle nitelikli dolandırıcılık suçunun sabit olduğunu belirtti. Mahkeme, her mağdura karşı ayrı ayrı suç işleyen kadını toplam 139 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmasına ve hükmen tutukluluk halinin devamına karar verdi.

11. Yargı Paketi’nin ilk 15 maddesi TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul edildi
1
Çanakkale Boğazı gemi geçişlerine kapatıldı
11026 kez okundu
2
Peru’dan hırsız geldi! 1,5 milyon lirayı çaldılar
4546 kez okundu
3
Narin Güran davasında Aile Bakanlığı ve UCİM’in katılma talepleri kabul edildi
4319 kez okundu
4
Marka ücret tarifesinde değişikliğe gidildi
4259 kez okundu
5
İl il gezip, kuyumcuları dolandıran karı koca tutuklandı
4240 kez okundu

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.