16,5 milyon kişi evini ısıtamıyor
TÜİK’in son araştırması 16,5 milyon kişinin evlerini dahi ısıtamadığı; 21 milyon kişininse beklenmedik harcamaları karşılayamadığını ortaya koydu.
Birgün'den Havva Gümüşkaya'nın aktardıklarına göre; 2024 gelir bilgileriyle hazırlanan TÜİK “Yoksulluk ve Yaşam Koşulları” araştırması, göreli yoksulluk oranında sınırlı düşüşe karşın hanehalkının temel ihtiyaçlara erişimde ciddi kırılganlık yaşadığını ortaya koydu.
Gıdadan ısınmaya, konuttan borca uzanan göstergeler toplumun geniş bir bölümünün asgari yaşam standardını sürdürmekte zorlandığı bir tabloya işaret ediyor. Türkiye’de milyonlarca kişi iki günde bir et yiyemiyor, evini ısıtamıyor, borcunu ödeyemiyor.
TÜİK verilerine göre göreli yoksulluk oranı yüzde 13,0 oldu. Böylece oran, bir önceki yıla kıyasla 0,6 puan azaldı. Yoksulluk sınırı ise bir önceki yıla göre 77 oranında artarak 120 bin 575 TL olarak hesaplandı. Buna göre yoksul sayısı 10 milyon 930 bin kişi oldu.
Araştırma yoksulluğun gündelik yaşamda çok daha geniş bir nüfusu etkilediğini gösteriyor. Nüfusun 50,5'i evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, yüzde 35,1'i iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, yüzde 25,1'i beklenmedik harcamaları, yüzde 19,6'sı evin ısınma ihtiyacını, yüzde 58,0'ı ise eskimiş mobilyaların yenilenmesini ekonomik olarak karşılayamadığını beyan ediyor.
2024’te yayımlanan araştırmada evin ısınma ihtiyacını karşılayamayanların oranı yüzde 15,1 ile nüfusun 12 milyon 703 bini oluşturuyordu.
Yoksulluk sınırı ortanca gelirin yüzde 60’ı olarak kabul edildiğinde ise yoksulluk oranı daha da yükseliyor. Buna göre hesaplanan yoksulluk oranı yüzde 20,6 oldu. Ülke nüfusunun 17 milyon 361 bininin geliri ortanca gelirin yüzde 60’ının altında bulunuyor.
Bu grup içerisinde yer alanların yüzde 92,52’si için konut masrafları yük getiriyor. Yüzde 44,7’si borç veya taksit öderken zorluk yaşıyor. Yüzde 72’si iki günde bir et ürünleri içeren yemek maliyetini karşılayamıyor, 8 milyon 767 bini evinin ısınma maliyetini ekonomi olarak karşılayamıyor.
SAĞLIKSIZ KONUTLARDA YAŞAM SÜRÜYOR
Nüfusun yüzde 28,8'i evinde sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemler yaşarken yüzde 27,9'u konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu yaşıyor. Ortanca gelirin yüzde 60’ının altında olanlarda konut ve çevre problemleri daha fazla yaşanıyor. Bu grupta olanların yüzde 45,9’u sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri olan evlerde yaşıyor, yüzde 44,9’u konutunda izolasyondan dolayı ısınamama sorunu yaşıyor.
Öte yandan TÜİK’in araştırması son yıllarda azalan konut sahipliği oranında ılımlı bir artış yaşandığını ortaya koydu. Kendilerine ait bir konutta yaşayanların oranı 1 puan artarak yüzde 57,1 oldu. Ancak bu oran konut sahipliğinin yüzde 61,1 ile zirve yaptığı 2014 yılının gerisinde kalmaya devam ediyor. 2014 yılında yüzde 22,2 olan kiracı oranı ise yüzde 27’ye ulaştı.
Ortanca gelirin yüzde 60’ının altında olanlarda 2014 yılında yüzde 57,8 olan konut sahipliği ise 48,7’ye geriledi. Bu kesimde ise kiracılık oranı yüzde 24,5’den yüzde 34’e çıktı.
TÜİK’in verilerine göre geçen yıla kıyasla konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı yüzde 56,4 oldu.
KADINLAR YOKSULLUK VE SOSYAL DIŞLANMA RİSKİ ALTINDA
Fertlerin yüzde 27,9’u yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında kaldı. Kadınlarda bu oran yüzde 30,1 olarak hesaplandı. Erkeklerde ise yüzde 25,6 olarak belirlendi.
Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski yaş gruplarına göre incelendiğinde en büyük riskin yüzde 36,8 ile 0-17 yaş grubunda olduğu görüldü. Bu yaş grubunda da kadınlar dezavantajlı olarak görüldü. Bu yaş grubundaki kadınlarda yoksulluk ve sosyal dışlanma riski yüzde 37,8 olarak hesaplanırken erkeklerde yüzde 36 ile ortalamanın altında kaldı.
Oranlar, 84 milyon 134 bin olan ülke nüfusuna göre şu anlama geliyor:
• 29 milyon 532 bin kişi iki günde bir et ürünleri içeren yemek masrafını karşılayamıyor.
• 21 milyon 218 bin kişi beklenmedik harcamaları karşılayamıyor.
• 48 milyon 800 bin kişi eskimiş mobilyasını değiştiremiyor.
• 16 milyon 491 bin kişi evin ısınma ihtiyacını ekonomik olarak karşılayamıyor.
YOKSULLUK SINIRI 98 BİN 188 TL
Türk-İş, açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasının aralık sonuçlarını açıkladı. Dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcamasını ifade eden açlık sınırı 30 bin 143 TL'ye yükseldi. İşçinin eline ancak şubat ayında geçecek yeni asgari ücret, bu tutarın 2 bin 68 TL altında kaldı. Gıda harcamasının yanı sıra kira, ulaşım, faturalar, eğitim ve sağlık gibi temel giderlerin dahil edildiği yoksulluk sınırı da 100 bin TL'ye merdiven dayadı. 4 kişilik bir ailenin insanca yaşayabilmesi için haneye girmesi gereken toplam tutar 98 bin 188 TL olarak hesaplandı. Tek başına yaşayan bir çalışanın aylık zorunlu harcaması 39 bin 123 TL olarak belirlendi. Bu rakam, yeni asgari ücretin yaklaşık 11 bin TL üzerinde seyrediyor.